loading...

31 Ocak 2018 Çarşamba

Abdullah Rıza Ergüven

Dinlerin Kökeni ve İslam'da Reform




Dinlerin Kökeni ve İslam'da Reform adlı yapıtında Abdullah Rıza Ergüven, sorunu ayrıntılarıyla inceleyip araştırıyor. Şöyle diyor Ergüven; "Türkiye'yi VII. Yüzyıl ilkel Arap yağmacılığına açık tutanlar, Şeriat diye bağırıp duruyor sokaklarda. Bunlar çıkarlarını Suudi Şeyhlerinin petrol paralarına dayanan, kendini bilmeyen kişiler! Dinde "reform" yapmamız için soyunu sopunu bilmemiz gerek din olgusunun. Bu nedenle dinlerin kökenini inceledik Dinlerin Kökeni bölümünde. Yetersiz insan, umutsuz, korkulu insan; dine sarıldığı gibi büyüye de sarılıyor! Büyüyle gerçekleştiremediğini dinle doyurmak istiyor. Kimler bunlar; düşlere, düşlemlere, imgesel olurlara yaslananlar? Dinsel Eğilim bölümünde inceledik bunu da!


Doğa Yıkımları, Muhammed'in Peygamberliği, Nasıl Oldu'da Müslüman Olduk, Gizemciler, XIX-XX. Yüzyıllar, Tanrıların Ölümü bg. bölümlerinde olayları, olguları bütün gerçekleriyle yansıtmaya, yüzyıllarca durmadan çarpıtılan tarihi açıklayıp aydınlatmaya çalıştık.



Din sözcüleri doğa yıkımlarını, ölümü kendi çıkarlarına yontarak Ötedünya düşlemleriyle gerçek yaşamı yadsıyıp Cennet-Cehennem, Huri-Gılman isterileriyle yazıklı insanları 1400 yıldan beri oyalamaya, aldatmaya çalıştılar. Her şeyi, insanı, onun değerlerini kötüleyip Ötedünya denilen kör kuyulara aktardılar. Dinsözcükleri ve yandaşları imgetanrıları kana boyayıp egemenliklerini yoksul insanlar üstüne kurarak dini işkence makinesine dönüştürdüler.



Halkı Arap ve dili Arapça olmayan Türkiye, bütün Anadolu; çağdaş uygarlığa taş çıkartırcasına, Arapça bağırtılı hoparlör tarlasına döndü Edirne'den Ardahan'a! İslam'da Reform'u ilgiyle okuyacağınıza inanıyoruz.





Dili: Türkçe
Yayınevi: Berfin Yayınları

İlk Baskı Yılı : 2007
Sayfa Sayısı : 576
Dil : Türkçe


Tanrıları Nasıl Yarattık



Yazar: Abdullah Rıza Ergüven
Yayınevi : Berfin Yayınları , Araştırma - İnceleme Dizisi

Tanrıları nasıl yarattık,

elimiz ayağımız kurgumuzla 
onları çamurdan yaptık.
Ürkümüz korkumuz çıkarımızla
çamurdan yaptık onları!

Ay'a tanrı, Güneş'e tanrı dedik
bilmem neyin nesine tanrı.
Din kılıç oldu kesildik
dada da dada da dada daaa
bilmeyen var mı aramızda?

Dinler yakıtını bitirdi mi ölür. Bütün dinler ergeç ölecek... Neden? Çünkü yakıtı bitmek zorunda! Eskiçağ Anadolu dinlerinden, örneğin Hitit dininden ne kaldı şimdi? Hani Sumerlerin dini? Hem öyle bir değil, 150 tanrı vardı!

"Dinin de yakıtı mı olur?" demeyin! Din yapısını örerken, birtakım kurgular, imgeler, varsamalar kullanır... Kullanan da insan! Hem kullanır, hem yapar; ondan sonra da bu "Allah" der, bu "Tanrı" der! Hiçbiri gerçekler üzerine kurulmamıştır. Peki, öyle de niçin kurulup yaratılmıştır? Uzun tartışmalara girişmeden özetle yanıtlayayım: Din, insanın korkusu, çıkarı, onmazlığı üzerine kurulmuştur. İnsan başarısızlığı karşısında, onmasızlıklarında tanrıları aramayıp; kendine güvenseydi, sayıları 300 milyonu aşkın düzmece tanrıların hiçbiri, kafalara çivilenmeyecekti!


Dili: Türkçe
Yayınevi: Berfin Yayınları
İlk Baskı Yılı : 2001
Sayfa Sayısı : 366









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Abdullah Saydam

Kırım ve Kafkas Göçleri (1856-1876) Abdullah Saydam  TÜRK TARİH KURUMU   Fazla uğraştıran olaylar arasında, kaybedilen toprakl...